Aç bırakılma suçunu durdurun

Abone Ol

Gazze'de çocuklar açlıktan ölüyor. Açlıktan ölmeyenler de yardım almaya giderken öldürülüyor. Dünyanın gözü önünde, bir lokmanın hayata bedel olduğu topraklarda, ekmek artık yalnızca bir gıda değil, bir umut simgesi. Aç kalan çocukları ile yardım yolundaki katliamlar arasında kalan Gazzelilerin durumu yürek yakıyor. Evde kalsa çocukların acıklı halinden duyduğu ızdıraptan ölecek, sokağa çıksa zalimlerin pususunda ölecek. İki ölüm arasında her gün tercihte bulunuyor.

Ey Müslümanlar, daha ne kadar bu haberleri seyredeceğiz? Her gün yeni bir haber geliyor; annesinin kucağında son nefesini veren bir bebek, yiyecek bulamadığı için bayılan yaşlılar, yardım konvoyuna ulaşamadan katliama uğrayan insanlar... Burası Gazze. Ve açlık, sessiz ama ölümcül bir silah olarak halkın üzerine yağıyor. Dünyanın en onurlu ve savaşçı halkı Kerbela’da açlıkla ve susuzlukla esir alınmaya çalışılıyor. Müslümanların ortasında. Ümmetin kalbinde her gün bu vahşet yaşanıyor. Hepimiz seyrediyoruz. Artık aklımızı yitirecek duruma geldik! Ne Allah’a ne de kullara verecek bir hesabımız olmayacak!

Bir annenin feryadı dünyadan daha ağırdır. Çocuğunu doyuramayan annelerin gözlerindeki çaresizlik, hiçbir kelimenin taşıyamayacağı kadar derindir. O gözyaşları, vicdanı olan herkesin kalbini yakmalıdır. Bir babanın yardım almaya giderken dönen cenazesi kelimelerin kifayetsiz kaldığı bir acıdır. Allah’ım, bu nasıl biz zillet ki bizleri kaplamış?

Yardım taşıyan konvoylar bombalanıyor. Un torbaları, bebek mamasını taşıyan kamyonlar hedef alınıyor. Gıda, su, ilaç ulaşamıyor. Ulaşsa bile o kadar az ki anında tükeniyor. Ameliyatlar narkozsuz yapılıyor. Doktorlar aç, hastalar aç, ambulanslar yok edilmiş. Dünya bu canilerin elinden esir olmuş. Her gün birini tehdit ediyor. Mahalle kabadayısının karşısına çıkacak bir babayiğit yok! Tarihi değiştirecek bir kahraman yok! Tarihe geçecek bir Müslüman devlet adamı kalmamış!

Bir çocuğun açlıktan ölmesi, yalnızca insani bir kriz değildir. Bu, insanlığa karşı işlenen bir suçtur. Bir çocuğun boş mideyle uyuyamaması, uyusa bile bir daha uyanamaması… Bu, medeniyetin sustuğu yer, insanlığın çöküşüdür. Hepimiz bunda suçluyuz. Savaşa dahli olmayan bir halkı bu şekilde ölüme terk etmek insanlığın ölmesidir. Bu insanlığın ölmesine izin vermeyin. Gazellilerin sesi olalım.

Gazze'de açlık bir rakam değil. O bir mezardır. Her gün kazılan bir mezar. Sesiz ve toplu öldüren bir katliam gibidir. Küçücük bedenlerin üzerine kazınan bir suskunluk. Bir lokmanın ulaşamadığı yer, insanlığın ulaşamadığı bir yerdir. Ama canilerin, katillerin ve soykırımcıların rahatça girip çıktığı bir yer!

HAMAS’ın “Aç bırakılma suçunu durdurun!

Madem bizden, cepheden bu isteniyor bari bunu en güzel şekilde yapalım. En kalabalık organizasyonlar oluşturalım. Yarın insanlar Allah’ın huzurunda bölük bölük ayrıldığında belki safımız onların yanında olur da hesabımız kolay olur! Yoksa bu sessizlikle hesabımız çok çetin olacak!