Araştırmacılar, 134 bebekle (12 ve 15 aylık gruplarda) üç aşamalı bir deney gerçekleştirdi. Bebekler önce "elma" ya da "muz" gibi tanıdıkları kelimeleri nesnelerle eşleştirerek gördüler. Daha sonra, yeni bir kelime ("kumquat") söylendi ancak bu nesne gizliydi. Son aşamada bebeklerin karşısına iki yeni nesne çıkarıldı: biri kumquat (yeni bir meyve), diğeri ise çırpıcı gibi alakasız bir nesneydi. 15 aylık bebeklerin, hiç görmedikleri bu kelimeye karşılık gelen nesneye —yani kumquat’a— daha uzun süre baktıkları görüldü.
Nesne Görünmese de Anlam Oluşuyor
Araştırmanın baş yazarı Prof. Sandra Waxman, “Bebekler, yalnızca dilsel ipuçlarına dayanarak kelimenin neyle ilgili olduğunu anlamlandırabiliyor” dedi. Yani bir bebek, çevresindeki konuşmalardan yalnızca bir kelimenin geçtiği bağlamı kullanarak, o kelimenin "yemekle" ya da "meyveyle" ilgili olduğunu çıkarabiliyor.
12 aylık bebekler henüz bağlamdan yeterince çıkarım yapamayacak kadar az kelime bilgisine sahip olabilirken, 15 aylık bebeklerin kelime dağarcığı, “anlamın özü” (gist) diyebileceğimiz bu zihinsel temsili oluşturabilecek düzeye gelmiş durumda.