Suçlanan çocuk, cinayet yöntemini internet üzerinde yaygın olan ve kanlı, şiddet dolu sahneleri gerçekçi şekilde taklit eden bir video oyunundan ilham aldığını itiraf etti. Bu durum, çocukta gerçek ile kurgu, oyun ile yaşam arasındaki sınırların kaybolmasına neden oldu.
Güvenlik ve dijital medya uzmanlarına göre, günümüz video oyunları artık sadece bir eğlence aracı değil; psikolojik programlama, şiddeti normalleştirme ve agresif davranışları besleyen gizli sistemler hâline geldi. Bu nedenle aileler ve toplumlar, çocukları bu tür oyunlardan korumak ve benzer korkunç olayların yaşanmasını önlemek için ne yapmalı?
Bu bağlamda, Arap Araştırma ve Çalışmalar Merkezi Yapay Zekâ ve Siber Güvenlik Birimi Başkanı Dr. Muhammed Muhsin Ramadan, El Arabiya'ya yaptığı açıklamada, İsmailiye'deki olayın Mısır toplumunun vicdanını derinden sarstığını ve her evde çalan güçlü bir uyarı zili olduğunu belirtti. Olay, aile denetiminin yokluğunu gözler önüne serdi ve dijital dünyadan gelen bozuk psikolojik etkilerle çocukların nasıl birer suç unsuruna dönüşebileceğini gösterdi.
Ramadan’a göre, modern dijital oyunlar artık sadece "renkli pikseller" değil; oyuncunun algısını yeniden şekillendiren, beynin ödül ve şiddet merkezlerini uyaran davranışsal koşullandırma (Behavioral Conditioning) sistemleridir. Birçok oyunda, "öldürme karşılığında puan" sistemi veya "şiddet içeren görevleri yerine getirme" karşılığında ödül verilir. Bu da zamanla “şiddet” ile “başarı” arasında koşullu bir bağ kurulmasına neden olur. Çocuk, sertliğin doğal bir kazanma yolu olduğuna inanmaya başlar. Aile rehberliği olmadığında ise bu “sanal taklit” gerçek hayatta bir davranış biçimine dönüşür.
“Ölüm meydan okumaları” veya kendine zarar verme
Ramadan, bazı oyunların ya da içindeki yayınların çocukları “ölüm meydan okumaları”na katılmaya ya da kendilerine zarar vermeye teşvik eden gizli mesajlar ve yönlendirmeler içerdiğini, cinayet ya da şiddet eylemlerini kahramanlık gibi gösterdiğini, çocukları kimliği belirsiz yetişkinlerin yer aldığı gizli sohbet odalarına yönlendirdiğini vurguladı. Bu oyunlar, masum görünen ama ücretsiz oyunların içine gizlenmiş öneri algoritmaları (Recommendation Algorithms) sayesinde çocukları yavaşça karanlık içeriklere yönlendiriyor.
Eski Mısır İçişleri Bakanlığı Medya ve İlişkiler Sektörü Birinci Yardımcısı Tümgeneral Ebu Bekir Abdulkerim de yaptığı açıklamada, İsmailiye olayına benzer şekilde video oyunlarının neden olduğu diğer suçlardan da söz etti. Bunlar arasında, çocukların hayali bir karakter yüzünden kendine zarar verdiği “Momo Challenge”, gençlerin aşamalı görevleri yerine getirerek intiharla sonlandırdığı “Mavi Balina” meydan okuması ve 2022 yılında İskenderiye’de bir çocuğun kavga sonrası arkadaşını öldürmeye kalkışması gibi olaylar yer alıyor. Bu olayların rastlantı olmadığını, aksine eğitim, teknoloji ve sosyal yapılardaki bozulmaların aile ve toplum güvenliğini tehdit eden göstergeler olduğunu belirtti.
Abdulkerim, çocukların izleyeceği içeriğin yalnızca oyun adından ibaret görülmemesi, oyun oynanmadan önce mutlaka kontrol edilmesi gerektiğini vurguladı. Şiddet içerikli içerikleri engellemek için ebeveyn kontrol araçlarının (Parental Control) kullanılmasını, zaman zaman ebeveynlerin çocuklarla birlikte oyun oynamasını, böylece sanal dünyalarını anlamasını önerdi. Ayrıca cihaz kullanımının sınırlanması ve oyunların geçici bir sakinleştirici olarak kullanılmaması gerektiğini söyledi. Oyunlardaki içerik üreticiler ve videoların da mutlaka izlenmesi gerektiğini belirtti.
Eski bakan yardımcısı, bu oyunların artık tehlikeli birer “davranış okulu” hâline geldiğini ve çocukları şiddete programladığını ifade etti. "Suç bir ‘oyun’ ile başlıyor, sonunda ise bir ‘felaket’le sonuçlanıyor." dedi.




